MG Hybrid+ Gerçek Tüketimde Rekor Kırdı
İngiliz kökenli MG Motor, hibrit teknolojisinin hem verimli hem de gerçekten kullanılabilir olabileceğini bir kez daha kanıtladı. İlk MG Hybrid+ Eco Challenge etkinliğinde gazeteciler, resmi WLTP verilerini yalnızca yakalamakla kalmadı, onları büyük farkla geride bıraktı.
Test, Madrid’in Alcobendas bölgesinde 58 kilometrelik bir rotada; otoyol, şehir içi ve dağ yollarını kapsayacak şekilde gerçekleştirildi. Sonuçlar şaşırtıcıydı:
MG3 Hybrid+ ortalama 2,8 l/100 km ile resmi 4,4 l/100 km WLTP değerinden yüzde 36 daha iyi bir sonuç elde etti.
MG ZS Hybrid+ ise 3,1 l/100 km ile 5,0 l/100 km’lik fabrika verisinden yüzde 38 tasarruf sağladı.
MG HS Hybrid+ ise 3,2 l/100 km ile sertifikalı 5,53 l/100 km değerinden yüzde 55 daha düşük bir tüketim sundu.
Genel sıralamada gazeteciler Luis Alberto Izquierdo ve Andrea Aguado, üç modelde ortalama 3,1 l/100 km’lik birleşik tüketimle birinciliği aldı.
Hybrid+ Her Anlamda “Daha Fazlası”
MG, Hybrid+ sisteminin sıradan bir hibrit olmadığını, gerçek bir ilerleme sunduğunu iddia ediyor. Benzinli motor, otomotiv endüstrisinin en yükseklerinden biri olan yüzde 44,5’e varan termal verimlilikle çalışıyor. Her modelde biri tekerleklere güç veren, diğeri jeneratör olarak çalışan iki elektrik motoru ve sınıfının en büyüğü olan 1,8 kWh’lik batarya bulunuyor.
Akıllı enerji yönetimi sayesinde araçlar, yalnızca elektrikle yaklaşık 10 kilometre yol alabiliyor ve içten yanmalı motor devreye girmeden 90 km/s’nin üzerinde hızlara ulaşabiliyor.
Daha Akıllı Şanzıman, Daha Güçlü Performans
Birçok CVT tabanlı hibritten farklı olarak MG, sabit oranlı otomatik şanzımanlar kullanıyor: HS’de iki vites, MG3 ve ZS’de ise üç vitesli sistem mevcut. Bu sayede güç aktarımı daha doğrudan, gaz tepkisi daha hızlı ve sürüş daha sessiz.
MG3 ve ZS Hybrid+ 143 kW (196 hp) güç üretirken, büyük kardeş HS Hybrid+ 165 kW (225 hp) ile segmentinin en güçlü hibritleri arasında yer alıyor.
Laboratuvar Değil, Gerçek Sonuçlar
Hybrid+ ailesi, hibrit teknolojisinin geldiği noktayı net biçimde gösteriyor. İlk nesil sistemler sadece mütevazı yakıt tasarrufuna odaklanırken, MG’nin yeni düzeni verimliliği bambaşka bir seviyeye taşıyor ve bu rakamlar laboratuvar değil, gerçek yol koşullarında doğrulanıyor. MG, enerji verimliliği, sürüş keyfi ve günlük kullanışlılığı bir araya getiren bir marka olma iddiasını güçlendiriyor.
Tabii gerçekçilikten de şaşmamak gerek. Otomobil efsaneleri, bir ekibin Almanya otobanında bir kamyonun arkasına neredeyse tampon tampona takılıp rekor kırdığı bir ekonomi yarışını hatırlatır. Evet, onlar da rekor kırmıştı. Yine de MG’nin rakamları, hibrit verimliliğin artık yaratıcı taktiklere ihtiyaç duymadan etkileyici olabileceğini gösteriyor.
