
Elektrikli, Kanatlı Bir Sürat Teknesi mi? Kesinlikle!
Hayal edin: Ağır ağır ilerleyen bir feribotta sıkışmışsınız, martılar sizi kolaylıkla geçerken, gemideki büfe kahramanca yenilebilir bir şey üretemiyor. Şimdi denizi yırtarak 300 km/s hızla giden, yüzebilen, süzülebilen ve – sıkı durun – uçabilen bir makinede olduğunuzu düşünün. Karşınızda Viceroy Seaglider dünyası: Geleneksel feribotları Viking uzun gemileri kadar çağ dışı gösteren elektrikli bir icat.
Amerikalı girişim Regent Craft imzasını taşıyan bu yaratım, 12 yolcu kapasiteli, yüksek hızlı ve çevre dostu bir mucize. Sadece dokuz metre yüksekte, suyun hemen üzerinde süzülüyor. Evet, doğru duydunuz: Dokuz metre. Bu yükseklik, kendinizi bir Bond filmindeymiş gibi hissetmenizi sağlarken, kalbinizi ağzınıza getirecek kadar da düşük.
Hile Nedir?
Regent’in sihri, yüzey yakınında uçarken havada bir yastık oluşturarak daha hızlı ve verimli olmanızı sağlayan "ground effect" denilen bir fenomende yatıyor. Bu fenomene en iyi örnek, suyun üzerinde uçarken yaşanan sürtünmeyi azaltan etki. Sovyetler, 60'lı yıllarda bu fikirle uğraşıp yarı uçak, yarı sürat teknesi olan ve tamamen şaşırtıcı ekranoplanlar üretmişti. Ancak Regent, bu konsepti 21. yüzyıla taşıyor; Sovyet dönemi hantallığını elektrikli itiş sistemleri ve en son avi̇yoni̇k teknolojisiyle değiştiriyor. Öyle ki, artık bu teknolojiler Soğuk Savaş müzesine aitmiş gibi görünmüyor.
Milyarder Oyuncağı mı?
Hiç de öyle değil. Bu, süperyat alacak başka bir şey bulamayan oligarklar için bir oyuncak değil. Regent, bu hız canavarları için şimdiden 9 milyar dolarlık sipariş aldı ve onları ticari ulaşım, kargo lojistiği ve acil müdahalede kullanmayı planlıyor. Hatta ABD Deniz Piyadeleri bile, hızlı ve gizli asker dağıtımı için bir oyun değiştirici olabileceğini düşünüyor. Düşünsenize—neredeyse sessiz, radar sistemlerine yakalanmayan ve küçük bir jet kadar hızlı hareket eden, ancak çalışmak için sadece bir su birikintisine ihtiyaç duyan bir araç.
Gerçekten İşe Yarıyor mu?
Geçtiğimiz hafta, Viceroy Seaglider'ın sadece abartılmış bir PowerPoint hayali olmadığını kanıtladı. Tam ölçekli prototip—16.75 metre uzunluğunda ve neredeyse 20 metre kanat açıklığına sahip—suya indi ve yolcularıyla birlikte tam da vaat ettiği şeyi yaptı. Elektrikli, kanatlı ve denizde süzülen bu hız canavarı için bu oldukça etkileyici.
Elbette, tüm bu zekâ ucuza gelmiyor. Yatırımcılar zaten Regent'a 90 milyon dolar aktardılar ve bu şeyleri endüstriyel ölçekte üretmek için Rhode Island’da bir fabrika kuruyorlar. Bu da demek oluyor ki, yakında ruh ezen feribot yolculuklarını geride bırakıp suyun üzerinde yüksek hızda, alçaktan süzülen bir yolculuğa geçebiliriz.
Bir Daha Görebilecek Miyiz?
Eğer Regent bunu başarırsa, yavaş feribotlar ve sıkıcı havaalanı güvenlik kuyrukları geçmişte kalmış birer anı olabilir. Bunun yerine, deniz üzerinde öyle hızlı bir şekilde süzüleceğiz ki en yenilikçi pervaneli uçaklar bile antika gibi görünecek.