
Kia Soul’a Veda: Büyük Karakterli Küçük Otomobilin Son Perdesi
Bir otomobil kült klasiği unvanını hak ediyorsa, bu kesinlikle Soul’dur—hem de alay konusu olmadan. Hızlı, lüks ya da teknolojik olduğu için değil, farklı olmaya cesaret ettiği için. Otomotiv dünyasının benzerlik takıntısına inat, Soul tuhaflığını bir gurur nişanesi gibi taşıdı. Gelecek yılın sonunda Kia’nın ürün gamından ayrıldığında, ardında yalnızca bir siluet değil, özgüven ve yaratıcılıkla dolu bir miras bırakacak.
Soul, 2000’lerin ortasında, küçük otomobillerin sıradanlıkla özdeşleştiği bir dönemde doğdu. Kia’nın Kaliforniya’daki maceracı Amerikan tasarım ekibi, hiçbir kurumsal komitenin önermeyeceği bir kaynaktan ilham aldı: yaban domuzunun sırt çantası. Ortaya çıkan kompakt, dik ve hafif meydan okuyan bu küçük otomobil, boyutunun çok ötesinde bir kişilik sergiledi.
Soul’un asıl ünü ise rüzgâr tünellerinde değil, reklam dünyasında şekillendi. Efsaneleşen A New Way to Roll kampanyası, Black Sheep’ten LMFAO’ya uzanan müziklerle dans eden hamsterları tanıttı ve Soul’u bir anda pop ikonuna dönüştürdü. “Hamstar” adıyla anılan bu karakterler, Madison Avenue’nun en iyi yeni reklam karakteri ödülünü kazanarak pazarlama tarihine geçti.
Kia, Soul’un platformunun yaratıcılık için bir oyun alanı olduğunu hızla fark etti. Soul’ster, Track’ster, Trail’ster gibi sıra dışı konseptler—üstü açılır, coupe ve dört tekerlekten çekişli hibrit formatlarıyla—peş peşe geldi. Hiçbiri seri üretime ulaşmasa da, her biri Kia’nın gelişen tasarım diline yön verdi. Soul, adeta bir tasarım laboratuvarı oldu ve Seltos gibi modellerin yolunu açtı; aynı eğlenceli DNA’nın olgun bir yansıması.
2019’da üçüncü nesil Soul piyasaya çıktığında, olgunlaşmış ama enerjisinden hiçbir şey kaybetmemişti. Otomobillerin birbirine fazlasıyla benzediği bir çağda, nadir bir niş olarak kalmayı başardı—belki de ona verilebilecek en büyük övgü buydu.
Kia, üretimin 2025 sonbaharında resmen biteceğini doğruladı. “Kutu” tasarımını bir iddiaya dönüştüren bu otomobili almak için son fırsat yaklaşıyor.
Soul olmasaydı, belki Stinger ya da elektrikli EV6 da olmazdı. Yollarda son izini bırakırken, küçük tekerlekli bu küp, basit ama derin bir mesaj bırakıyor: Kendini fazla ciddiye almayan otomobiller, dünyada en çok ciddiye alınanlar olabiliyor.