Toyota Camry GT-S: Sıradanlığa Meydan Okuyor
Toyota, aile otomobillerinin sıkıcı olmak zorunda olmadığını kanıtlamak istiyor. Las Vegas’taki bu yılki SEMA fuarında marka, en çok satan sedanı Camry’nin GT-S konseptini tanıtacak. Alışıldık formunu koruyan bu model, fabrika çıkışlı sportif dokunuşlarla agresif bir karakter kazanıyor. SEMA’da genellikle uçuk tek seferlik projeler öne çıkarken, Toyota bu kez gerçekten üretilebilecek bir spor model izlenimi yaratmayı hedefliyor.
GT-S, ABD pazarındaki standart Camry’den öncelikle çift renkli gövdeyle ayrılıyor: canlı turuncu ve kontrast siyah bir arada. Yeni ön tampon, aerodinamik arka difüzör ve alçaltılmış duruşu, otomobile kaslı ve dinamik bir hava katıyor. Tasarım, Toyota’nın sonunda aile sedanından sadece sessiz bir yolculuk değil, biraz da heyecan bekleyen sürücülere göz kırptığını gösteriyor. Bu yaklaşımın bugüne kadar neden denenmediği ise hâlâ muamma.
Daha alçak, daha keskin, daha iyi
Kaputun altında ise hibrit güç ünitesi değişmemiş: 2,5 litrelik benzinli motor ve elektrik desteğiyle toplam 232 beygir güç sunuyor. Ancak şasiye dokunulmuş. GT-S, ayarlanabilir coilover süspansiyonlarla 30 milimetre alçaltılmış. 20 inçlik jantlar, Michelin Pilot Sport Cup 2 lastikler ve sekiz pistonlu fren kaliperleriyle direksiyon tepkisi ve fren performansı ciddi şekilde artmış.
Nabız yoklama zamanı
Toyota, kamuoyunun tepkisini yakından izleyeceğini söylüyor. Eğer geri dönüşler olumlu olursa, daha sportif bir Camry üretime girebilir ve verimlilikle sürüş keyfini birleştiren fabrika çıkışlı performans hibritleri için yeni bir alan açabilir.
Camry GT-S, hibrit ve elektrikli otomobillerin birbirine benzemeye başladığı bir dönemde Toyota’nın taze enerji arayışını simgeliyor. Bu konsept, markanın ana akım modellerine eski sportif genlerini yeniden aşılamak istediğinin göstergesi. Üstelik güç kaynağı artık kükreyen bir V6 değil, hibrit sistem. Fikir ilgi görürse, GT-S dengeli bir otomobilin sembolü olabilir: En makul aile arabasının bile arada sırada kendini aşabileceğinin kanıtı.